Derneğimiz bünyesinde yürütülecek faaliyetler aşağıdaki gibidir.
- Üyelerimizin işlerini geliştirmeleri için, eğitim ve bilgilendirme programları düzenlemek, danışmanlık hizmetleri ile üyelerimize yol gösterici olmak.
- Yeni eğilimlerden, teknolojik gelişmelerden, mevzuat değişikliklerinden, üyelerimizi haberdar etmek,
- Üyeler arasında sosyal dayanışmayı, ortak girişimleri teşvik edici faaliyetlerde bulunmak,
- Sektörün ve üyelerimizin ürünlerinin tanıtımı için dernek bazında ulusal ve uluslararası fuarlara katılmak, üyelerimize yol gösterici olmak,
- Her yıl düzenli olarak ulusal ve uluslararası baklava festivali düzenlemek, festival içersinde ustalık yarışmaları tertip etmek ve sektörün gelişmesine ve saygınlık kazanmasına katkıda bulunanları ödüllendirmek.
- Mesleğin gelecek kuşaklara sağlıklı bir biçimde aktarılabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı ile koordineli olarak ustalık kursları düzenlemek ve ustalık belgesi tertip etmek. (Kaliteli bir üretim için gerekli bilgi, görgü, beceri ve eğitime sahip personelin azlığı en büyük sorunlarımızdan birisidir.. Şu anda, eline oklavayı alan kendisini işverenlere usta olarak lanse edebiliyor. Hatta, dilediğinde bazı odalardan harç mukabilinde, göstermelik bir sınavın akabinde, ustalık sertifikasını alabiliyor. Bu yanlıştır. Baklava ustasını takdir edecek tek merci baklava ustalarından müteşekkil bir heyet olmalıdır. Bu sınav sözel ve uygulamalı olarak iki aşamada yapılmalıdır. Sözel sınavda usta adayının genel kültürü, meslek hakkında teorik bilgisi ölçülmelidir. Uygulamalı sınavda ise hamurun hazırlanmasından baklavanın müşteriye sunuluşuna kadar üretimin bütün aşamalarında usta adayı sınava tabi tutulmalıdır. Niçin bu kadar ağır bir sınav önerdiğimizi merak ederseniz, baklava ve tatlıcılık mesleğinin bugün hak ettiği saygınlığı, ancak bu şekilde kazanabileceğidir. Çünkü baklavacılık mesleği kısa sürede edinilecek basit bir meslek değildir. Baklava ustası olmak için her şeyden önce meslek aşkı, meslek sadakati ve bir ustanın yanında yetişmek, onun bilgi ve görgüsünden istifade etmek gerekir. Demek oluyor ki, usta sıfatı taşıyacak kişi, kabul edilir ölçüde eğitim görmüş olmalı ve meslekî bilgi ve becerisi bir heyet tarafından sınavdan geçirilerek kanıtlanmış olmalıdır. Referansı olmadan bir firmadan diğer firmaya geçe memelidir. Bu, mesleğimizin bizden sonraki nesillere daha sağlıklı olarak aktarılması için, olmazsa olmaz bir şarttır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın izni ve değerli meslektaşlarımızın desteği ile derneğimiz böyle bir personel eğitimi programını başlatmayı düşünmektedir.